Gazze'de sağlık sektörü, son yıllarda sıkça yaşanan çatışmalar ve ambargoların etkisiyle adeta çökme noktasına geldi. Özellikle ilaç ve tıbbi malzeme ihtiyacı, savaşın getirdiği tahribatla birlikte görülmemiş seviyelere ulaştı. Bu durum, bölgedeki doktorlar ve sağlık çalışanları için büyük bir zorluk oluştururken, siviller için ise bir hayatta kalma mücadelesi haline geldi. Nüfusun büyük bir kısmı temel sağlık hizmetlerinden mahrum kalırken, hastaneler de yeterli donanım ve malzemeye sahip olmaktan uzak.
Gazze, son yıllarda yaşanan askeri çatışmaların yanı sıra pandeminin etkileriyle de büyük bir sağlık kriziyle karşı karşıya. Özellikle ilaç bulmak neredeyse imkansız hale gelirken, acil durumlarda hastanelerdeki yatak sayısının yetersizliği ciddi bir sorun teşkil ediyor. UNICEF'in verilerine göre, Gazze'deki çocukların %90'ı temel sağlık hizmetlerine erişimde zorluk çekiyor. Tıbbi malzeme eksikliği, hastanelerde yapılan operasyonları da tehdit ediyor. Ameliyatlar, yeterli donanıma sahip olmayan sağlık personeli tarafından gerçekleştirilmeye çalışılıyor, bu da komplikasyon riskini artırıyor.
Uluslararası toplumun bu duruma müdahale etmemesi, Gazze’deki sağlık krizini derinleştiriyor. Birçok ülke, sağlık yardımlarını gönderme konusunda isteksiz davranırken, yerel sağlık örgütleri yalnızca sınırlı kaynaklarla mücadele etmek zorunda kalıyor. Tıbbi yardımların girişi ise çeşitli kısıtlamalarla engelleniyor. Bu nedenle, uluslararası insani yardım kuruluşları, Gazze’deki sağlık sorunlarının çözümüne yönelik daha kapsamlı ve hızlı bir yaklaşım sergilemelidir. Ayrıca, bölgedeki sağlık altyapısının yeniden inşası için uzun vadeli planların hayata geçirilmesi elzemdir.
Gazze halkı, bu zorlu mücadelede umudunu yitirmemek için elinden geleni yapıyor. Yerel halk, sağlık hizmetlerine erişimlerinin kısıtlı olmasına rağmen, dayanışma göstererek birbirlerine yardım etmeye çalışıyorlar. Ancak bu dayanışma, bireysel çabaların ötesinde bir çözüm gerektiriyor. Sağlık alanındaki bu krizin sona ermesi için hem yerel yönetimlerin hem de uluslararası kuruluşların harekete geçmesi şart. Aksi takdirde, Gazze’de bir damla ilaç bulma çabası, ne yazık ki yaraların kapanmasına yetmeyecektir.
Sonuç olarak, Gazze’deki sağlık sistemi, mevcut savaş ve ambargo koşullarında ciddi bir çöküş içerisindedir. İlaç ve tıbbi malzeme eksiklikleri, hastaların ve sağlık çalışanlarının yaşamlarını tehdit eden önemli bir sorundur. Bu durum, hem uluslararası kamuoyunu hem de insani yardım kuruluşlarını harekete geçirmelidir. Ancak, tek bir adım atılmadığı takdirde, Gazze’de sağlık hizmetlerinin geleceği karanlık bir belirsizlikle dolu olacaktır. Gazze halkı, sağlık hizmetlerine erişim konusunda kararlılıkla mücadele etmeye devam ederken, uluslararası toplumun da bu çabalarına destek vermesi büyük bir önem teşkil etmektedir.